Türkiye, bugüne kadar kendi ürettiği otomobille, kendi yetiştirdiği pilotlarla bir yarışa katılmadı. 1800′lerin sonunda otomobil kavramı ortaya atıldığından beri, bir arpa boyundan hallice yol gidebildik.
Otomotivde Almanya’nın, Japonya’nın, ABD’nin atölyesi ve pazarı olmaktan kurtulamadık. Oysa biz 1930′lu yıllarda uçak üretip ihraç etmeyi, 1961′de otomobil üretmeyi başarmıştık. En büyük düşmanlarımız içimizdeydi ama kusuru hep dış mihraklarda aradık, kendi hatalarımızı görmezden geldik.
İş böyle olunca, motorsporlarında da hiçbir zaman başarılı olamadık, çünkü hiç denemedik. Ne kendi ürettiğimiz bir otomobilimiz, ne de kendi yetiştirdiğimiz bir pilotumuz oldu.
Yıllar önce yaptığımız iki deneme var. Biri \\%100 yerli olan Devrim, biri modeli, motoru vs yabancı olsa da yerli marka olarak üretilen Anadol. Günümüzdeki hiçbir motorsporu disiplinine uygun olmadıkları için kazanabilecekleri bir başarı da yok.
Ancak Pekin – Paris Rallisi, Anadol’un katılabileceği türden bir motorsporu disiplini. Endurance Rally Association tarafından düzenlenen ralliye katılabilecek en genç otomobil 1969 model olmak zorunda ve 1967 model Anadol A1 buraya katılabilecek seviyede bir otomobil.
Ralli sevdalısı iki işadamı da bunu fark etti ve Pekin – Paris Rallisi’ne Anadol A1 ile katılmak için kolları sıvadılar. Gantek Teknoloji Bilişim Çözümleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Cook Adaları Türkiye Fahri Konsolosu olan Ahmet Şefik Öngün ile Martı Konteyner Hizmetleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Tokcan, Pekin – Paris Rallisi’nde Türkiye’yi temsil edecekler.
Birçok kez Yunanistan’da Acropolis Rally’e katılan ve TOSFED’de yönetim kurulu üyesi olan Erdal Bey, ismine motorsporlarından aşina olduğumuz bir kişilik. Ahmet Bey ise Türkiye Klasik Otomobil Kulübü ve Porsche Club İstanbul’un kurucusu.
Motorsporlarına ve klasik otomobillere aşık olan bu iki isim, Pekin – Paris Rallisi’ne Anadol ile katılmaya karar veriyorlar ve önce prosedürleri araştırıyorlar. Endurance Rally Association, Morgan’dan Holden’a kadar çeşit çeşit otomobilin katıldığı rallide oldukça seçici davranıyor ve her markayı kabul etmiyor. Ancak bizim katılımcılar başvuru için Anadol’un bilgilerini ve fotoğraflarını gönderince kabul cevabı tam dört dakika sonra geliyor.
ERA’in “fantastik” olarak tanımladığı Anadol için arayışa giren ekip, İstanbul’da bir otoparkta 1967 model bir Anadol A1 bularak 1.500 TL’ye satın alıyorlar. Modifikasyon işlemleri için Serdar Bostancı’ya teslim edilen otomobil, 75.000 USD masrafla yarışa girecek hale getiriliyor.
Aracın orijinal 1200 CC’lik motoru geliştirilerek 1600 CC’ye yükseltiliyor, benzin deposu 120 litreye çıkarılıyor. Günde ortalama 500 km yol yapacağı göz önüne alınarak iç mekânı tamamen değiştiriliyor.
Araç tamamlandıktan sonra Terkos Gölü çevresinde 5.000 km test sürüşüne çıkıyor ve başarıyla tamamlıyorlar.
Ekip sadece yarışı tamamlamayı değil, derece yapmayı hedefliyor. Ve arkalarında projelerine inanan çok sayıda sponsor var. Ana sponsorluğunu Ülker’in üstlendiği takım, 32 sponsor tarafından destekleniyor ve bugüne kadar 370.000 USD destek toplamışlar.
Maceranın tamamlanmasının ardından, sponsorlardan elde edilecek gelir Toplum Gönüllüleri Vakfı’na verilip maddi durumu yetersiz üniversite öğrencilerinin eğitimi için kullanılacak.
Proje harika, macera iddialı. Umarım yarışı dereceye girerek tamamlamayı başarırlar.
10 Eylül 2010 tarihinde Tiananmen Meydanı’nda başlayacak olan yarış, ilk günlerde sürekli kuzeybatıya ilerleyerek Moğolistan’a girecek. Moğolistan’da batıya ilerleyecek ve Altay Dağları’nda yeniden kuzeybatıya yönelerek Rusya’ya girecek. Bir süre Rusya içinden ilerleyecek, ardından güneye yönelerek Kazakistan’a girecek. Kazakistan – Kırgızistan sınırını Kazakistan tarafından takip ederek ilerleyip Özbekistan’a, ardından Türkmenistan ve İran’a ulaşacaklar. İran’ın kuzeyinden, Hazar Denizi sahilinden sürekli batıya ilerleyen organizasyon, Iğdır’dan Türkiye’ye girecek.
Türkiye önemli.
Takımlar yarışın 28. günü, 7 Ekim’de Erzurum’da olacaklar. 8 Ekim’de Nevşehir, 9 Ekim’de Abant Gölü, 10 Ekim’de İstanbul’a giren takımlar, 11 Ekim’de Selanik’e ulaşabilmek için Yunanistan’a geçecekler. (Bu demek oluyor ki, 10 Ekim’de, öğleden sonra köprüde olacaklar.)
Igoumenitsa’dan feribota binecekler ve İtalya’nın Ancona şehrinde karaya çıkıp yola devam ederek Fransa’ya girecekler, 16 Ekim’de Paris’e ulaşarak yarışı tamamlayacaklar. Tam 14.380 km yol, 37 günde tamamlanacak.
En yaşlı otomobilin 1907 model Itala 40 olduğu yarışta Ford Model A, Lancia Theta, Oldsmobile 30E, Bentley Speed Six, Tatra 87 gibi 1907 – 1969 model arası tam 107 otomobil yarışacak. (Bir tanecik bile Morgan yok, bu çok şaşırttı beni. Oysa Morgan 2010′da yarışa katılmaktan bahsediyordu.)
Çok ters bir durum olmadığı sürece, ekibimizin başarılı olacağına kesinlikle inanıyorum. Eskicilerin, hurdacıların, çingenelerin altında öyle Anadollar görüyoruz ki son 20 yıldır servis, bakım yüzü görmemelerine, zorluğun âlâsını yaşamalarına rağmen parçalanmış, dökülmüş kaportalarıyla hâlâ canavar gibi çalışıyorlar.
Serdar Bostancı’nın ellerinde yeniden hayat bulan, baştan aşağı yenilenen bir Anadol’un, Ahmet Şefik Öngün ve Erdal Tokcan gibi ömrünü klasik otomobillerin içinde geçirmiş kişilerin yönetiminde gireceği Pekin – Paris Rallisi’ni başarıyla tamamlamaması için hiçbir neden yok.
Ümraniye Belediye Otoparkı’nda ölümü bekleyen Anadol.
Ölmüş bile diyebiliriz.
Serdar Bostancı ve Ford Rallye Sport ekibi çalışmalara başlıyor.
Cam – elyaf takviyeli plastik gövde hazırlanıyor.
1600 CC, 93 HP Ford motoru yerleştiriliyor.
Lassa ticari lastikler takılıyor.
İç mekân boydan boya değiştiriliyor.
Anadol A1, 96 kapı numarasıyla ralliye katılmaya hazır.
Soldan sağa; Erdal Tokcan, Serdar Bostancı ve Ahmet Şefik Öngün, eserlerinin önünde gururla poz veriyorlar.
Aynı gururu yarıştan sonra da görmek dileğiyle, başarılar diliyoruz.
Yazar: Akay Perker
Pebble Beach Concours d’Elegance
Eklenme Tarihi :
Eklenme Tarihi :
Eklenme Tarihi :
Arif Ertam Oral 2012-04-11 17:13:31
Elinize kolunuzasağlık harika bir araştırma her satırına katılıyorum